Dünya Sağlık Örgütü, sağlığı; insanın hasta veya engelli olmayışı olarak değil, fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik halinde olması şeklinde tanımlıyor. Beslenme Psikolojisi; Biyolojik, psikolojik ve sosyal değişkenlerle birlikte insan bedeni, beyni ve ruh sağlığı dikkate alınarak dış dünya ile olan ilişkisini inceleyen bilim dalıdır. Kişiye yönelik yapılan tetkikler sonucu girişimlerin sağlık açısından olumsuz bir durum seyretmediği ve diyetin sonuç verme noktasında yetersiz kaldığı anda kişinin fiziksel görüntüsünün kişi üzerinde yarattığı etki üzerinden psikolojinin desteği ile durumun kaynağına inerek beslenme bozukluğunun kökenini öğrenmek kişiyi ruhsal ve fiziksel yönden diyete hazır hale getirerek hem psikolojik hem de fiziksel açıdan kişiye rehberlik ve danışmanlık olanağı sağlayan yaklaşımdır.
İnsan vücudu tükettiği besinler sayesinde hayatta kalmaya devam etmekte ve enerjisini bu besinlerden kazanmaktadır. Besinlerin enerji kazancını sağlamakla birlikte kişinin zihinsel ve bilişsel fonksiyonların da dahil olduğu bir çok beyin fonksiyonuna etkisi bulunmaktadır. Tüketilen besinlerin hem fiziksel hem de duygusal gelişime yaptığı katkı gün geçtikçe daha fazla kabul görmektedir. Kişinin ruhsal durumu da tüketeceği besinleri seçmesinde önemli bir rol oynamaktadır.
Gün içerisinde halsiz, bitkin ve yorgun olmak kişinin elindeyken mutlu ve enerjik olmakta yine kişinin elinde olan bir durumdur. Tüketilen besin grubu, insan yaşamını olumlu yönde etkileyebilirken olumsuz da etkileyebilmektedir, aynı şekilde bu ruhsal durum tüketilecek besin grubunu da etkilemektedir. Beslenmeyi ve Psikolojiyi birbirinden bağımsız düşünmek hata olacaktır.
Bu bilgiler doğrultusunda tüketilen besinler insan yaşamını olumlu ve olumsuz etkilerken psikolojik olarakta değişikliklere yol açmaktadır. Bu değişiklikler kişinin yaşadığı ve deneyimlediği hissiyatalar sonrasında ortaya çıkmıştır. Bu hissiyatların en başında ”Serotonin Hormonu” örnek verilebilir. Serotonin, uyku ve iştahı düzenlemeye, ruh hallerine aracılık etmeye ve ağrıyı önlemeye yardımcı olan (genellikle ”mutluluk hormonu” olarak bilinmektedir.) bir nörotransmitterdir. Serotonin’in büyük çoğunluğu, Gastrointestinal sistemde üretilmekte ve bu sistem sadece sindirim ile ilgili olmamakla birlikte aynı zamanda duygularımızı da yönlendirmektedir.
Psikoloji Alanı ile ilgili sertifika programları için tıklayınız.
Diyetin Psikoloji İle İlişkisi
Diyetin uygulama kısmında psikoloji önemlidir. Kilo verme sürecinde kişi çok farklı dönemlerden geçer ve bu süreçte diyet uygulanacak kişinin psikolojine inilmesi gerekmektedir. Diyet, bir kişiyi ikna etmekle başlar ve diyet öncesinde karşı tarafı anlamak gerekir. Bu nedenle özellikle kilo verme sürecinde psikolojik destek çok önemlidir.
Uygulanması Sürecinde Yer Alan Aşamalar
1.Değerlendirme
2.Motivasyon
3.Bilişsel Davranışçı Terapi
4.Planlama
Beslenme Psikolojisi sertifikası nasıl alınır?
Beslenme Psikolojisi sertifikası almak için kurs ya da sertifikalı eğitim programına katılmak gerekmektedir. En yetkin “Beslenme Psikolojisi” sertifikası üniversiteler tarafından verilen ve e-devlet sistemine işlenen sertifikadır. Türkiye’nin neresinde olursanız olun uzaktan online eğitim ile üniversite ve devlet onaylı “Beslenme Psikolojisi” sertifikasına sahip olabilirsiniz.
Beslenme Psikolojisi sertifikası ulusal ve uluslararası geçerli mi?
Türkiye’de Yükseköğretim Kurulu (YÖK) kamu kurumuna bağlı üniversiteler tarafından verilen Beslenme Psikolojisi sertifikası edevlet sistemine işlenmekte ve Türkiye Cumhuriyeti devleti tarafından tanınmaktadır. Üniversitelerin vermiş oldukları diploma ve sertifikalar, ülkelerarası anlaşmalar ile uluslararası geçerliliği söz konusudur.
Psikoloji Alanı ile ilgili sertifika programları için tıklayınız.