Giriş

Devlet memurlarının yıllık izin hakları, çalışma hayatının düzenli ve verimli bir şekilde yürütülmesi açısından büyük önem taşır. Ancak, kamu hizmetinin aksatılmadan devam ettirilebilmesi için bazı durumlarda memurların yıllık izinlerini bitirmeden göreve dönmeleri gerekebilir. Bu yazıda, memurların yıllık izinlerini bitirmeden göreve çağrılmaları ve bu sürecin yasal dayanaklarını, 657 sayılı Kanun, Danıştay Kararları ve Devlet Personel Başkanlığı (DPB) görüşleri çerçevesinde detaylı olarak ele alacağız.

Atamalarda Geçerli Sertifika Programlarımızı İncelemek için tıklayın

657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu ve Yıllık İzinler

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, devlet memurlarının çalışma koşullarını ve haklarını düzenler. Bu kanunun "Yıllık izinlerin kullanılışı" başlıklı 103'üncü maddesinin birinci fıkrası, yıllık izinlerin nasıl kullanılacağını belirler. Kanuna göre, yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir. Ayrıca, birbirini izleyen iki yılın izni bir arada verilebilir. Bu madde, yıllık izinlerin amirin takdirine bağlı olarak düzenlenebileceğini açıkça ifade eder.

DPB Görüşü ve Yıllık İzinlerin Kullanımı

Devlet Personel Başkanlığı (DPB), kamu personel yönetimi ile ilgili çeşitli konularda görüş bildirir. DPB'nin 29.04.2016 tarihli ve 2635 sayılı görüş yazısında, yıllık izinlerin amirin uygun bulacağı zamanlarda verileceği ve yıllık iznini yarıda keserek göreve dönmek isteyen memurun talebinin de amirin takdir yetkisi dahilinde olduğu ifade edilmiştir. Bu görüş, memurun izin süresini bitirmeden göreve dönme talebinin amirin inisiyatifinde olduğunu vurgular.

Atamalarda Geçerli Sertifika Programlarımızı İncelemek için tıklayın

Danıştay Kararları ve Yıllık İzinlerin Kesilmesi

Danıştay 5. Dairesi Kararı (K.1984/569)

Danıştay 5. Dairesi, yıllık izin kullanımı sırasında hizmetine ihtiyaç duyulan personelin göreve çağrılmasının mevzuata aykırı olmadığına hükmetmiştir. Bu karara göre, yıllık iznini kullandığı sırada göreve çağrılan personel, çağrı üzerine göreve başlamalıdır. Ayrıca, göreve dönmeme hali 10 günü aşarsa, memur çekilmiş sayılacaktır. Bu karar, kamu hizmetinin aksatılmaması için memurların gerektiğinde yıllık izinlerini keserek göreve dönmeleri gerektiğini ortaya koyar.

Danıştay 16. Dairesi Kararı (K.2016/3687)

Danıştay 16. Dairesi, memurun yıllık iznini keserek göreve çağrılmasının kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda olması gerektiğini belirtmiştir. Bu takdir yetkisinin hukuka aykırı kullanılmaması ve mağduriyet oluşturmaması gerekmektedir. Yani, memurun yıllık iznini keserek göreve çağrılması keyfi bir karar olmamalı, bir gerekçeye dayanmalıdır.

Atamalarda Geçerli Sertifika Programlarımızı İncelemek için tıklayın

Yıllık İzinlerin Kesilmesi ve Göreve Çağrılma Süreci

Memurların yıllık izinlerinin kesilerek göreve çağrılma süreci, belirli kurallar ve prosedürler çerçevesinde yürütülmelidir. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar şunlardır:

1. Hizmet İhtiyacının Belirlenmesi

Memurun yıllık iznini keserek göreve çağrılması, öncelikle hizmet ihtiyacının belirlenmesi ile başlar. Kamu kurumları, hizmetin aksamaması için personel ihtiyacını değerlendirmeli ve gerçekten gerekli olduğunda memuru göreve çağırmalıdır.

2. Amirin Takdir Yetkisi

Yıllık iznin kesilmesi ve memurun göreve çağrılması, izin vermeye yetkili amirin takdir yetkisi dahilindedir. Bu yetki, kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda kullanılmalıdır. Amirin bu yetkiyi hukuka uygun ve adil bir şekilde kullanması gerekmektedir.

3. Memurun Bilgilendirilmesi

Memurun yıllık iznini keserek göreve çağrılması durumunda, memurun bu konuda bilgilendirilmesi gerekmektedir. Çağrı yazılı olarak yapılmalı ve memura tebliğ edilmelidir. Memur, kendisine yapılan bu çağrıya uymakla yükümlüdür.

4. Göreve Başlama Süresi

Memur, kendisine yapılan göreve çağrıya belirtilen süre içinde uymalıdır. Danıştay 5. Dairesi kararına göre, göreve dönmeme hali 10 günü aşarsa, memur çekilmiş sayılacaktır. Bu nedenle, memurun belirlenen süre içinde göreve başlaması önemlidir.

Atamalarda Geçerli Sertifika Programlarımızı İncelemek için tıklayın

Memurun Hakları ve Yükümlülükleri

Memurun yıllık iznini keserek göreve çağrılması durumunda, memurun bazı hakları ve yükümlülükleri bulunmaktadır. Bu haklar ve yükümlülükler, hem memurun hem de kurumun mağdur olmaması için dikkate alınmalıdır.

1. İzin Hakkının Saklı Kalması

Memurun yıllık iznini keserek göreve dönmesi durumunda, kullanmadığı izin hakkı saklı kalır. Memur, kalan izin süresini daha sonra kullanabilir. Bu durum, memurun izin hakkının korunması açısından önemlidir.

2. Göreve Dönmeme Halinde Yaptırımlar

Memur, göreve çağrıldığı halde belirtilen süre içinde göreve başlamazsa, bu durumun yaptırımları olabilir. Danıştay kararlarına göre, göreve dönmeme hali 10 günü aşarsa, memur çekilmiş sayılabilir. Bu yaptırım, kamu hizmetinin aksamaması için alınan bir önlemdir.

3. Adil ve Hukuka Uygun Karar Verme

Amirin, memuru göreve çağırırken adil ve hukuka uygun karar vermesi gerekmektedir. Keyfi ve hukuka aykırı kararlar, memurun mağdur olmasına yol açabilir. Bu nedenle, amirin kararlarını gerekçeli ve hizmetin gerekliliklerine uygun olarak alması önemlidir.

Atamalarda Geçerli Sertifika Programlarımızı İncelemek için tıklayın

Sonuç

Devlet memurlarının yıllık izinlerini kullanma hakkı, çalışma hayatının düzenli ve verimli bir şekilde yürütülmesi açısından büyük önem taşır. Ancak, kamu hizmetinin aksatılmadan devam ettirilebilmesi için bazı durumlarda memurların yıllık izinlerini bitirmeden göreve dönmeleri gerekebilir. 657 sayılı Kanun, Danıştay Kararları ve DPB Görüşleri birlikte değerlendirildiğinde, memurun yıllık iznini keserek göreve çağrılabileceği veya memurun iznini keserek göreve başlayabileceği görülmektedir.

Bu yazıda, memurların yıllık izinlerinin kesilerek göreve çağrılma sürecini, yasal dayanaklarını ve bu sürecin nasıl işlemesi gerektiğini detaylı bir şekilde ele aldık. Kamu hizmetinin aksamadan devam etmesi için memurların ve amirlerin bu süreçte dikkat etmeleri gereken önemli noktaları vurguladık. Kamu hizmetinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi, hem memurların haklarının korunması hem de kamu yararının sağlanması açısından kritik öneme sahiptir.

Atamalarda Geçerli Sertifika Programlarımızı İncelemek için tıklayın